TURNALAR
“Telli turnam selam götür sevdiğimin diyarına”
“Allı turnam, bizim ele varırsan şeker söyle, kaymak söyle, bal söyle”
Birçok türküde ismine rastladığımız turna kuşlarının Anadolu kültüründeki yerini bugün konuşmaya ne dersiniz?
Genellikle sazlık, sulak alan ve deniz kıyısı gibi bölgelerde yaşamını sürdüren bir kuş türüdür turnagiller. Güney Amerika ve Antartika bölgeleri hariç tüm dünyada yayılış gösterirler. Yayılış gösterdikleri ve mesken edindikleri bölgelerden biri de Anadolu coğrafyasıdır. Bu topraklarda yıllarca yaşamlarını sürdürmüşler ve sürdürmektedirler. Anadoluyu yuva edinmiş olan bu kuşları bu coğrafyanın insanları da benimsemiş ve kültürüne dahil etmiştir.
Turnalar, Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir. İlk Türk mutasavvıf olan Ahmed Yesevi’nin de turna donuna(kılığına,görüntüsüne) girdiği birçok kaynakta geçer.Yaklaşık 11.yy’dan itibaren turnaların bizim folklorümüze malzeme olduğunu söyleyebiliriz. Çoğu türküde sevgiliye haber götüren bir ulak konumuna girmiştir turnalar. Uzaklardaki sevdiklerimize turnalar vasıtasıyla selam göndermişiz bu topraklarda. Alevi-Bektaşi inancında da turnanın Hz.Ali’yle özdeşleştirildiğini görüyoruz. Hatta bu yüzden Alevi-Bektaşi inançta turna kutsal bir hayvan olarak sayılmış ve avlanması yasaklanmıştır.Turnaları sadece Türk folkloründe görmüyoruz,Japon kültüründe de turnaların yeri oldukça değerli. Turnalar, Japon kültüründe dileklerin temsili olmuştur. Herhangi bir dileği olan kişi 1000 adet origami turna kuşu yaptığında dileğinin gerçekleşeceğine, mutlu ve sağlıklı bir yaşam süreceğine inanır. Hatta gerçek bir yaşam öyküsünü konu alan “Sadako” adlı kitapta da 1000 turna kuşu inancına rastlarız(kitabı okumanızı şiddetle öneririm).
Özetle, turnalar misafir gittikleri her toprakta önemli bir yer elde etmiş ve gittikleri yerlerin kültürlerinde önemli bir motif kaynağı olmuşlardır. Gökyüzünde kendi halinde yaşamını sürdüren bu kuşlar belki bundan habersizdir ancak bizler onların adını kültürümüzde yaşattıkça daima var olacaklar.